Betonarmenin Kısa Tarihi
Asurluların ve Babillerin yapıları inşa ederken bağlayıcı olarak kil kullanması ile yapılaşma devrimi adeta başlamış oldu. Akabinde Mısırlıların kireç ve alçı harcını bulup kullanması Mısır Piramidi gibi devasa yapıların yapılmasını mümkün kıldı.
Romalılar ise volkanik kül ile kalsiyum hidroksiti karıştırarak çimentoyu geliştirdi. Burada kullanılan volkanik kül puzolan adasından alınmıştır. Orta Çağ’a gelindiğinde ise çimentodan eser yoktu ve hiç kullanılmıyordu. 1750 yılında ise araya giren uzun zamandan sonra büyük bir çalışmaya imza atıldı. John Smeaton adlı bir İngiliz mühendis, su altında sertleşen betonu yani hidrolik betonu geliştirdi. Bu beton türü günümüzde halen bu isimle bilinir.
1824’e geldiğimizde ise Joseph Aspdin adlı bir duvar ustası Portland çimentosunun patentini aldı. Aspdin’in patenti almasından ve daha sonrasında yaşanan gelişmelerden sonra Portland çimentosunun kullanımı 19. Yüzyıl sonlarında tüm dünyaya yayıldı.
Yapı inşaatında betonarme kullanımının öncüleri ise J. Louis Lamport ve Francois Cognet adlı iki Fransız arkadaş oldu. Lamport 1850 yılında betonarmeden oluşan bir kano/bot yaptı. Lamport yapıyı güçlendirmek için beton ile beraber demir kablolar kullanmıştı. Bu yapının ardından halen birçok üniversitede bu buluşa ithafen beton kano yarışları yapılır. Bu çalışmalardan sonra Francois Cognet, birçok kiriş ve kolon çalışması yaparak modern betonarme sistemlerinin gelişmesini sağladı. Cognet, Napolyon De Tedosm ile birlikte yukarıda bahsi geçen deneyler hakkında temel bilgiler ve açıklamalar içeren bir kitap yayınladı. Cognet ve Tedosm ayrıca, beton ve betonarme çeliğinin elastik davranışı hakkında olan “straight line theory” çalışmasını yaptılar.
1850’de W. Wilkinson, yapılarda ilk betonarme eleman kullanımı olarak tarihe geçen betonarme levhaları kullandı. 2 katlı bir kır evi inşa eden Wilkinson, bir yapıda betonarme kullanan ilk kişi olarak tarihe geçti. Wilkinson donatı çeliği olarak demir çubuklar ve kablolar kullanmıştı.
Betonarmenin patenti ilk kez 1855 yılında Cognet tarafından alındı. Hemen peşinden 1857 yılında ise Monier çeşitli çalışmalar ile patent aldı. Monier’in Versay Sarayı için betonarmeden yaptığı dairesel çiçek saksıları daha sonrasında birçok çalışmada örnek olarak kullanılacaktı. Monier’in dairesel demir kabloları çekme donatısı olarak saksılarda kullanması günümüzde yapılan devasa dairesel betonarme su tanklarının da oluşturulmasına ön ayak oldu.
Önemli betonarme yapılardan biri de 1875 yılında Amerikan mühendis Wiiliam E. Ward tarafından yapıldı. Ward, yapıyı inşa ederken karşılaştığı tüm sorunları ve bu sorunlara çözmek için kullandığı yolların hepsini not aldı. Bu çalışmalarını 1885 yılında “Beton in Combination with Iron as a Building Material” adlı kitabında paylaştı.
İki alman mühendis olan Wayss ve Bauschinger, betonarme yapılar hakkında bir rapor yayımladı. Bu rapor; betonarme yapı endüstrisinin hızlıca gelişmesini sağlayan en önemli kilometre taşlarından biri olarak kabul edilir. 1887 yılında Das System Monier ismi ile Almanca dilinde paylaşılmıştır.
Betonarme yapılarının ilklerini konuştuğumuzda akla köprüler de gelmektedir. Dünyanın ilk betonarme köprüsü 1900 yılında Monier sistemi kullanılarak New South Wale’de yapılmıştır. Köprünün adı “Monier Arch Bridge” dir.
Ülkemizde betonarme yapıların yapılmaya başlanması ise 1918 yılına dayanmaktadır. Bu yılda Mimar Kemaleddin tarafından Türkiye’nin ilk betonarme binası inşa edilmiştir. 1900’lerden sonra hızlıca gelişen Betonarme sistemleri, yıllar geçtikçe yeni takviyeler ile çok daha efektif olarak kullanılmaktadır.